Futbolun doğası gereği birilerinin sevinci, birilerinin üzüntüsüne sebep olabiliyor. Ama bu sevinç derin bir nefes aldığımız anlamına gelmiyor. Hala küme düşme hattındaki en yakın rakip ile (Eskişehirspor) aradaki puan farkı 5 ve 3 maç daha var. Bu 3 maçı kayıpsız atlatmak gerekiyor ki, bir sürpriz yaşamayalım.

Önümüzde Trabzonspor deplasmanı, ardından içeride Gaziantepspor maçı ve son hafta ise Başakşehir deplasmanı kaldı. 3 zorlu maç bizleri bekliyor. Altta kazan fokur fokur kaynarken ve puan farkları bu kadar birbirine yakınken “oh rahata erdik” diyemiyoruz. Yine bu 3 haftayı da diken üstünde geçireceğimiz belli.

İkinci devrenin 14’üncü haftasında toplam 10 puan elde edebildik. 7 haftalık galibiyet özlemi Mersin maçında giderildi. Önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi ilk devre neredeydik, şimdi neredeyiz…

Geldiğimiz bu noktada -ki bu durumları hemen hemen her sezon yaşayıp da hala ders çıkarılmadığını görmek ayrı bir vehameti beraberinde getiriyor. “Papaz her zaman pilav yemez” deyimini bir türlü benimseyemedik.

Her sezon başı aynı cümleler, her hafta alınan skora göre aynı tür açıklamalar, aynı transfer hataları ve ikinci devre yaşanılan aynı sendromlar.

Tüm yanlışları yeniden yazarak yazıyı uzatmayacağım ama “Artık yeter” diyorum. Ve bunu şimdiden söylemek lazım ki, önümüzdeki sezonun planlamasını şimdiden ve bu sezon da dahil, bundan önceki sezonlarda yapılan hataları iyice analiz ederek yapın.

Kamuoyunun, taraftarın serzenişlerine kulak tıkadığınız sürece, “dediğim dedik, çaldığım düdük” mantığıyla hareket ettiğiniz sürece Rizespor camiasına katkınız olmayacağı gibi, o stadın dolmasına, taraftarın ve kamuoyunun desteğini de arkanıza almanıza katkınız olmayacaktır.

DÜZELTME

Geçen hafta yazdığım “UEFA hedefinden küme düşmemeye” başlıklı yazımda, Teknik Direktör Hikmet Karaman’ın 7’nci sezonuna giren Rize Sportif A.Ş. yönetiminin 1 yılı dolduran ilk teknik hocası olduğunu ifade etmiştim.

Araştırmacı-Yazar arkadaşım Mehmet Tahsin Tansu’nun yaptığı hatırlatma ile düzeltiyorum; Hikmet Karaman bu yönetimin, bir yılı dolduran ikinci teknik direktörü olmuştur. Bu unvana layık ilk teknik adam, 2010 yılı Şubat ayından 2011 yılı Mayıs ayına kadar görevde kalan Ümit Kayıhan’dı.

Zümrüt Rize Gazetesi / 02.05.2016 / Sayı: 22.331