Seda Selek’in sunduğu programda Rize’de Eğitime Nitelik Kazandırma Projesi (RENK) çalışmaları hakkında merak edilenleri anlatan Vali Ersin Yazıcı, 2 Haziran 2014 tarihinde Rize Valiliği görevine başladığını hatırlatarak, Rize’ye en iyi şekilde hizmet edeceğini belirtti. Göreve başlar başlamaz Rize’nin sorunlarını masaya yatırdığını ifade eden Vali Ersin Yazıcı programda şunları söyledi: "Rize’nin eğitimde ülke genelindeki sıralamada 50 ile 60. sıralarda olduğumuzu gördüm. Bu Rize’ye yakışan bir şey değil, bu konuyu Sayın Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız Rize'yi ziyaret ettiklerinde paylaştım. İlk işim il, ilçe, Millî Eğitim Müdürleri ile Kaymakamları toplamak oldu, bu konuyu masaya yatırdık. Bu sorunlar arasında para ile olacak işler, gayretlerle yapılacak işler vardı. Aslında bu sorunların hepsi bilinen klasik sorunlar. Eğitim zor bir konu, ben bu konuyu seçtim, altında kalabilirim, ama vazgeçmeyeceğim, Rize eğitimde daha yukarılarda olmalı, Aydın, Burdur, Kırşehir, Isparta gibi illerden bizim farkımız yok. Rize’de eğitimin kalitesini daha üst noktalara taşıyabilmek için Rize’de Eğitime Nitelik Kazandırma (RENK) projemizi uygulamaya geçirdik. Uzun bir dönemdir bununla ilgili çalışmalarımızı yaptık. İlçelerimizde ve okullarımızda bununla ilgili çalışmaları ayrıntıları ile sürdürmeye devam ediyoruz. Temel hedefimiz, Rize’deki eğitimin daha üst noktalara taşınması ve başarının ulusal düzeyde önemli bir aşamaya gelmesini sağlamaktır. Önemli olan çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştirip topluma hazırlamaktır. Bunun gerçekleştirilmesi adına bütün kurum ve kuruluşlarımız ile işbirliği içerisinde çalışmalar yürütüyoruz." dedi. Vali Yazıcı konuşmasını şöyle sürdürdü; "Tüm ilçeleri dolaşıyorum. Biz küçük dokunuşlarla bir şeyler yapabiliriz, harekete geçirebiliriz. Hangi işi yaparsak yapalım o işe yüreğimizi ve sevgimizi katmamız gerekiyor. Biz bir şeyler yapacağız. Yaptığımız değerlendirme ve çıkarttığımız sonuçlarda, veli ve öğretmenle, eğitim kadrolarının yapacağı şeylerle öğrenci her türlü şekle girebilir. Öğretmen arkadaşlarıma da şu ricada bulunuyorum: O sıralarda oturan çocuklarımızın kendi çocuğumuz olduğunu düşünün, ona göre hareket edin, iki ay sonunda da nasıl hareket edeceğinize kendiniz karar verin. Karar sizindir. Ama iki ay, lütfen o çocukların kendi çocuklarınız olduğunu düşünün, ona göre hareket edin diyorum. Okullarda okuma saatleri koyduk, bu okuma saatlerine ilçe kaymakamları başta olmak üzere ilçede görev yapan gerek asker, gerek polis, gerek eğitimci, gerek belediye başkanları da katılıyor. Her hafta bir veya iki kez okullarda okuma saatlerine katılıyorlar. Bunları sürekli takip ediyorum, bende okuma saatlerine haftada bir gün ya da iki defa ayrı ayrı okullarda katılıyorum. Kentimizin önde gelen kurum ve kuruluşları, Milletvekillerimiz, iş adamlarımız bize destek veriyor. Kendilerinin birinci vazifesi olmamasına rağmen gönülleri ile ve her şeyiyle bu alanda bize destek veriyorlar. Bulunduğumuz pozisyonda rahatsızız. Bu pozisyonu değiştirmemiz gerekiyor. Bu projemize bütün Rize sahip çıktı ve desteklerini esirgemediler. Bu projeyi o kadar gönülden desteklediler ki 1. dönem içerisinde başarılı sonuçlarını almaya başladık. İnsanlar inandıktan sonra başaramayacağımız hiçbir iş yok. Eğitimcilerimizin gösterdiği gayreti görüyoruz. Hepimizin eğitime yüksek oranda destek vermesiyle eğitimde arzu edilen başarı yakalanacaktır. Yapılan bu güzel projelerin, çalışmaların, güzel davranışların takdir edilmesi ve bunların devamlılığının sağlanması konusunda daha kaliteli hizmetler sunmak için ödül vermeyi bir fırsat olarak görüyoruz. Eğitimde başarı için hepimize büyük görevler ve sorumluluklar düşüyor. Rize’mizde en öncelikli sorunumuz eğitimdir. İlimizde eğitim başarısının artırılması için üzerine görev düşen herkesin mesai gözetmeksizin yerine getirmesi gerekir. Özellikle TEOG sınavlarıyla ilgili çok arkadaşımız hafta sonunu, ders bitimini, tatil vakitlerini feda ederek bu işlere destek verdiler. Bu başarı böyle oluştu. Ama bizim sadece düşündüğümüz sınav başarısı da değildi. Eğitimdeki kalitenin arttırılmasıydı. Bu kaliteyi arttırdığımızda bütün başarılı sonuçları birlikte elde etmemiz mümkündür. Şimdiye kadar okullarda birkaç öğrenci ödül almaktaydı, artık bu sistemi değiştiriyoruz. Zayıf öğrenciler başarı oranlarını yüzde 20 veya yüzde 30 artırdığında bu öğrencilerimizi ödüllendireceğiz. Sadece öğrenciler değil, buna katkısı olan öğretmenlerimiz de ödüllendirilecek. Başarılı öğrenciler zaten başarılı, önemli olan zayıf öğrencileri başarıya teşvik etmektir. Gerçekten çocuklarımız bizlerin en değerli varlıklarıdır. Çocuk umuttur, sevgidir, ülkenin geleceğidir. Çocuklarıyla ilgilenen, onların eğitimine önem veren toplumlar, her zaman başarılı olmuştur. Velilerimizin eğitim faaliyetlerimize katılıp bizimle olmaları bizleri son derece mutlu etti. Katılımları için tüm velilerimize teşekkür ediyorum. Rize’de eğitime nitelik kazandırma projesi çerçevesinde okullarımızda bir hareketlilik yaşandı. Herkes bu işin olmasını istiyor. Hep birlikte eğitimde bir şeyler yapmanın arzusundayız. Bir sinerji oluştu. İnşallah güzel sonuçlar alacağız. Ziyarete gittiğim okullarda öğrencilerimizin 'Ben okuyorum Sayın Valim ' demeleri beni çok duygulandırıyor. Renk projesi sadece okuma saatiyle ilgili bir proje değil. Bizim bir sinerji yaratmamız ve bu kentteki eğitim seviyesini biraz daha yukarılara çıkartmamız gerek. Hedefimiz ve amacımız o. Bu hedefi de gerçekleştirmek için de Vali olarak takip ve denetime devam edeceğim. Rize’de Eğitime Nitelik Kazandırma Projesi hem yabancı dil öğretimini, hem kültürel faaliyetleri, hem sosyal faaliyetleri, hem sportif faaliyetleri, hem de akademik ilerlemeyi temel almaktadır. Eğitimde başarılı olmak istiyorsak, sürekliliği göz ardı edemeyiz. Eğitim uzun soluklu bir süreçtir. Bu yüzden biz Rize’nin eğitiminde bıkmadan, yılmadan, sabırla yolumuza devam edeceğiz."