Hem 28 şubat’taki MHP İl kongresi için kongre davetiyesini elden veren hem de yaklaşan Ziraat odası seçimlerini değerlendiren Cem Kazmaz “2011 yılında ihanet planı çıktığı zaman, Çaykur’la ilgili ulusal çay konseyinin başındaki zat çay kaçakçığından ceza alıp hapse düştü bu olayın dünyada bir başka eşi daha yoktur. O dönemler biz MHP olarak Ziraat Odasının yanında durduk, siz de dimdik durarak hep beraber bu işi bertaraf ettik” dedi. BİZ ÇAY PARTİSİNİN DOĞAL ÜYESİYİZ 8 Şubat’ta yapılacak olan Rize Ziraat Odası seçimlerine değinen Kazmaz, ”Çaykur’un ismini özelleştirme ile birlikte anan bir insanın Rize’de sokağa çıkamaması lazım, bırakın bir yerlere aday olup bir yerlerin listesine girmeyi, insan içine çıkmaması lazım tabi özür dileyene kadar. Biz her şeyden önce çayımız için siyaset yapıyoruz. Sayın Paliç’i bu süreçte Çaykur’un özelleştirilmesi karşısındaki dik duruşundan dolayı kutluyorum. Biz özelleştirmeye karşı duran herkesin yanındayız. Hep söylüyoruz Çaykur’a uzanan elleri Milliyetçi Hareket Partisi kırar, kırmıştır, yine kıracaktır“ dedi. Hafta sonu Ziraat Odası seçimlerinde oy kullanacak olan delegelere de seslenen Kazmaz, “Çayımız için oy kullanın, Çaykur için oy kullanın, Çaykur’u özelleştirmeyi ağzına alanlara geçit vermeyin” dedi. ÇAY KANUNU ÇIKARTMAK İÇİN ADAY OLUYORUM 2002’den beri Rize’nin tüm Milletvekillerini AKP’ye verdiğini söyleyen Kazmaz, “Ama o Milletvekilleri hiçbir şekilde çay kanunu çıkartmıyorlar, ortada çay kanunu yok. Buna rağmen kaçak çaydan ceza alan adam Çaykur’u özelleştirmeye kalkmış, Çay konseyinin başına getirilmiştir. Bunların önünü keseceğiz Çay bizim için milli üründür. Çayımızın hakkını sonuna kadar savunacağız” dedi. ÖZELLEŞMEYEN TEK KURUM ÇAYKUR “Çay ithalatını PKK’ya verecekler” diye konuşan Kazmaz, “Güneydoğu’da kurulan 160 adet Çay paketleme fabrikasında Rizeli bakanın imzası vardır. Halkımızın bunları iyi değerlendirmesi lazım” dedi. Türkiye’de özelleşmeyen tek kurum olarak Çaykur’un kaldığını söyleyen Kazmaz, “Bu artık AKP’nin gözüne batıyor. İmdat Sütlüoğlu’na sürekli saldırıyorlar, saldıran site ne bizim haberlerimizi ne de diğer muhalefet partilerin haberlerini yapmıyor. Sürekli AKP’nin haberlerini yapıyor fakat ortada çok garip bir durum var AKP’nin bakanlığını yapmış İmdat Sütlüoğlu’na saldırmaktan da geri kalmıyorlar. Çaykur’la ilgili bu kadar kötü haber yapılmaması lazım yarın ülkenin başka bir ilinden bu haberleri görenler demez mi bu “Çaykur dipsiz kuyu olmuş özelleştirin gitsin” diye, Sayın Çaykur Genel Müdürüne saldırıyorlar çünkü Genel Müdür çok güzel işler başarıyor” dedi. İMDAT SÜTLÜOĞLU SÖZÜNÜ TUTTU Daha önceki görüşmelerinde Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu’nun kendisine Didi ile ilgili bir söz verdiğini belirten Kazmaz, “Sayın Genel Müdür Çaykur’un en geç iki sene içerisinde DİDİ ekstrakt fabrikasını Rize’de kuracağını söylemişti. Sayın Genel Müdür sözünü tuttu ve Çaykur Organize sanayi böylesinden DİDİ ekstrakt fabrikası için yer aldı. Bu Rize ve Çaykur için çok önemli bir gelişmedir” dedi. ÇAYKUR’A VERİLEN PARA HELALDİR Kazmaz Almanya hükümetinin politikalarıyla ilgili bilgiler vererek “Almanya hükümeti çikolata ve şeker fabrikalarına bile her sene para veriyor, parayı sadece o sektörler yaşasın diye veriyor. Çaykur’un maddi olarak yaptığı zararı konuşmamız lazım. Çaykur, Rizeli’nin faydası için, çay üreticisinin menfaati için kurulmuş bir kurumdur bu bağlamda Çaykur’a verilen para helaldir. Biz Çaykur’u kar ettirmenin başka yollarını aramamız lazım. Bu bölgenin HES’leri başka insanların kasasına akıyor. Çaykur’a HES verilmesi gerekmektedir. Çaykur ticari bir işletmedir, kredi alıp bu HES’leri yapabilir. Böyle bir amaç için yapılırsa bölge halkı da bunlara karşı gelmez. Derelerimizi Başbakana uçakla lahmacun taşıyan şahısa vermişler. Bu adam her ay 160 milyon doları Rize’den kasasına koyuyor, Antep’den paraları çekiyor. Derelerimiz başkalarına peşkeş çekiliyor. Rize’nin dereleri Rize’ye akmalıdır. Çaykur’un kimseye ihtiyacı yok sadece bizim derelerimizi bize versinler yeter” dedi.