Rize’deki belediyecilik anlayışı ‘sıfır’ olduğunu söyleyen MHP İl Başkanı Kazmaz, “Bunu defalarca anlattık. Timya Vadisi faciası var. İnsanları evlerinden attılar; ortada yapılan hiçbir şey yok.” diye konuştu. Geçen hafta bir gece operasyonu ile kesilen 55 yıllık manolya türleri olan ağaçlara dikkat çeken Kazmaz, “Rize’nin ortasında 50-60 yıllık ağaçlar kesiliyor. Belediye başkanının bundan haberi yok. Paralel yapıyı arayan vatandaşlarımıza Rize’den güzel bir örnek verelim; Rize’de paralel Belediye vardır. Paralel Belediye AKP İl Başkanlığının içindedir. Oradan İl Başkan Yardımcısı belediyeyi yönetmektedir. Eğer, bir şehrin ortasında 50-60 yıllık ağaçlar kesiliyorsa ve Belediye Başkanının bundan haberi yoksa o belediye başkanının istifa etmesi gerekir. Avrupa’nın hangi kentinde olsa o belediye başkanı bir gün koltuğunda oturamazdı. Biz zaten Sayın Reşat Kasap seçilirken, burada nasıl bir anlayışın hakim olacağını, Rizeli vatandaşlarımıza anlatmıştık. Söylediklerimizin birer hakikat olarak ortaya çıktığını maalesef görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Güney çevre yolu ile ilgili olarak herhangi bir kaynak aktarılmadığını belirten Kazmaz, “Diğer yatırımlarla ilgili kaynak da yok, Rize’nin denizden koparılmışlığı devam ediyor. Bu ucube (viyadükleri kastederek) burada duruyor, bunların hepsine çözüm bulacağız ama her şeyden önce Rize’nin MHP’nin üretken belediyecilik anlayışına kavuşması lazım. AKP il başkanlıklarından, ilçe başkanlıklarından yönetilen belediyelerle Rize’nin herhangi bir kazanıp elde etmesi mümkün değildir, bunu görüyoruz zaten. Rize’ye baktığımda, bir Rizeli olarak üzülüyorum. İlimizin şu içler acısı halini gördüğüm zaman hakikaten üzülüyoruz. Neticede biz, Rize’nin sorunlarına vakıfız; bunları MHP iktidarında çözmek için yola çıktık, bu bağlamda Rizeli hemşerilerimizden destek istiyoruz.” dedi. RİZE’DE BAŞBAKAN MERKEZLİ SİYASET BİTMİŞTİR Parti binasında basın toplantısı düzenleyerek 7 Haziran 2015’te yapılacak genel seçim için start verdiklerini söyleyen Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Rize İl Başkanı Osman Cem Kazmaz, “Rize’nin artık bir başbakanı yok, artık bir bakanı yok, dün akşam itibariyle artık bir başbakanlık müsteşarı da yok.” diye konuştu. Bürokraside Rize’nin etkinliğinin kalmadığını ifade eden Kazmaz, “Bunun Rize için olumlu bir gelişme olduğunu söyleyemeyiz. Yatırımlar anlamında da bu ortaya çıkıyor. Edindiğim bilgilere göre, Ovit Tüneli dışında hiçbir yatırıma para konulmamış. KÖYDES ve ufak projeleri bunun dışında tutuyorum. Çünkü bunlar rutindir, hükümet bunları vermek zorundadır ama örneğin Karayollarının Ovit Tüneli dışında hiçbir ödeneği yoktur. Bunun haricinde 10 numara projelerin ve Rize’mize gelmesi gereken diğer yatırımların neler olduğunu 2015 bütçesi açıklandığında göreceğiz ama ciddi anlamda Rize’de iktidar olarak bir zemin kayması olduğunu izlemekteyiz.” dedi. HAYATİ YAZICI AKP İLE İPLERİ KOPARDI! MHP Rize İl Başkanı Cem Kazmaz, şöyle devam etti: “Rizeli hemşerilerimden önümüzdeki dönemde bazı konulara dikkat etmelerini istirham edeceğim. Rize artık Başbakan odaklı bir siyasetin merkezinde değil. Bir bakan odaklı siyasetin de merkezinde değil. Sayın Eski Bakan herkese enteresan bir SMS atmış; AKP’den yollarını ayırdığı anlaşılıyor, ben öyle okuyorum. Bundan sonra ne tür bir siyasi yol izleyeceğini de kendisi gösterecektir. Ama neticede AKP’nin kendi içerisinde de ciddi bir iktidar ve bakan olup olmama mücadelesinin başladığı görülüyor. Bu arada Rizeli’nin artık AKP dışındaki alternatiflere de yönelmesi gerekiyor. Ben burada hep Trabzon örneğini veriyorum; Trabzon modelinin Rize’de değerlendirilmesi lazım. Siz bir mono siyaset yaptığınız zaman, ‘bunlar nasıl olsa bize oy veriyor. Burada bakan olmasa da milletvekili var ama yatırım yok, yine de bunlar bana oy veriyor’ düşüncesi karşısında Rizeli hemşerilerimiz ileriki dönemlerde de AKP’ye bu şekilde oy vermeye devam ederlerse maalesef Rizemiz bundan kayıplı çıkacaktır. Ben hemşerilerimizi bu bağlamda uyarmak istiyorum. 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde ortaya koyacağımız siyaset ve vizyon belgesi ile beraber MHP’yi değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Projelerimizi, sosyal açılımlarımızı ve Rize için yapmayı düşündüklerimizi halkımızla paylaşacağız. Ama hiçbir zaman unutmasınlar ki, siyasi kulvarda takip edilen projeler sonuca ulaşacaktır ama nasılsa Rizeli bana oy veriyor, Rize’nin ortasını da kazsam, Rize’ye hiçbir şey de yapmasam Rizeli bana oy verir’ zihniyetine ‘Dur’ denilmesi gerekir ki, bu tablo da zaten ortaya çıkıyor. SEÇİM STARTINI VERDİK Biz seçim startımızı verdik. 7 Haziran 2015 seçimlerinde Rize’deki hedefimiz, her şeyden önce oylarımızı ciddi oranda artırmak, Rize’den milletvekili veya milletvekilleri çıkarmaktır. Bu milletvekilleri Rize’nin ihtiyaçlarını bilen ve haklarını savunan TBMM’deki ve bakanlar kurulundaki sesi olacaktır. Bugün Rize’den çıkan her milletvekili hükümette bakan adayıdır ama bunun artık AKP’de olamayacağı anlaşılmaktadır. Hemşerilerimizin dikkatle takip etmelerini istiyoruz. Kadın kollarımızla bugün toplantı yaptık. En ücra köşelere kadar kapı kapı dolaşacağız. Önümüzdeki 8 aylık dönemde yapmak istediklerimizi Rizeli hemşerilerimize anlatacağız. ÇAY KANUN TASARISINI NEDEN GİZLİYORLAR? Çayda don olayı oldu ve rekolte düştü. 14 senedir iktidar olan siyasi partiye ciddi olarak güvendiniz ve destek verdiniz, milletvekili verdiniz. Milletvekillerinin asli görevi kanun yapmaktır. Ama Rize’nin olmazsa olmazı çay için Rize’nin milletvekilleri hiçbir şekilde kanun yapmamışlardır. MHP’nin engellediği çay kanunu ile de çayı çay kaçakçılığından ceza alan AKP milletvekili ortadan kaldırmaya kalkmıştır. Çay kanununun kapsaması gerektiği konuları AKP’liler bildiği için ve kendilerinin kafasının arkasında Çaykur’u özelleştirip çayı ortadan kaldırmak olduğu için Çaykur’u rantiyeci arkadaşlarına verme imkanı da şu an olmadığı için bu çay kanunu tasarısını çıkartamıyorlar. Hazırladıkları bu kanun tasarısının içinde bunlar var ki, bunu kamuoyu ile paylaşmıyorlar. Paylaşılmayan bir tasarın içinde mutlaka tuzaklar var demektir. TABAN FİYATIN ALTINDA ÇAY ALINAMAYACAK Tarım Bakanı ile görevinden ayrılan Gümrük Bakanının doğu ve güneydoğuda 160’tan fazla çay paketleme tesisine ruhsat verdiklerini unutmamamız gerekiyor. MHP iktidarında çay bölgesi dışında kesinlikle çay paketleme tesisine izin verilmeyecektir. Bunların hepsi kapatılacak. Çünkü bunların ne paketlediğini hepimiz biliyoruz. PKK’nın getirdiği, PKK’nın gümrük vergisi aldığı, PKK’nın sözde ithalatı-ihracatı kontrol ediyorum o bölgelerde dediği kaçak çaylar buralarda paketlenmektedir. Bununla beraber Rize çayı Rizeliler tarafından hançerlenmektedir maalesef. Biz bunlara kesinlikle engel olacağız. Ayrıca Çaykur’la ilgili çok ciddi açılımlarımız da olacak. Bunları kamuoyu ile paylaşacağız. Herşeyden önce çay kanununun birinci maddesi ‘çay taban fiyatın altında alım yapılamaz’ olmalıdır. Biz bunu sağlayacağız, bu çok basittir. Bundan sonra MHP milletvekillerinin hazırladığı yönetmeliklerde bu olacaktır, kimse taban fiyatın altında çay alamayacaktır. DESTEKLEME 45 KURUŞ OLACAK Bununla beraber çayda desteklemenin artması gerekiyor. Birkaç yıldır çayda hiçbir şekilde destekleme artmıyor, 12 Kuruş civarında kalıyor. Benim hesaplamalarıma göre desteklemenin 45 Kuruş olması gerekiyor. Bu, özel sektörü de rahatlatacaktır. Yılda yaklaşık 200 milyon dolar eder. 200 milyon dolar para, 10 tane işçinin asansör içerisinde katledildiği o binadaki 10-15 tane dairenin bedelidir. Bunu da unutmamak lazım. AKP’nin nasıl bir vahşi kapitalizmle kendi yandaşlarına neler sağladığını kendi hemşerisi üreticilerden de neleri esirgediğini değerli hemşerilerimizin gözlerinin önüne seriyorum. ÇAYI EMNİYET ALTINA ALACAĞIZ Çayda ciddi anlamda düzenlemeler yapacağız ve emniyet altına alacağız. Çaykur’un doğru yaptığı işler vardır, yanlış yaptığı işler vardır. Bizim dönemimizde Çaykur yanlış işler yapmayacak, sadece kendi iç piyasasında marka değerini muhafaza edecek. Çünkü, yurtdışında yapılan israflarla Rize çayının ihraç edilme imkanı yoktur. Kendi iç piyasa ihtiyacını karşılamayan bir çayı siz yurt dışına satmaya kalkarsanız, birileri de sizin boşalttığınız yeri doldurmaya kalkar. Biz bunların hepsine engel olacağız, çünkü biz milli bir partiyiz. Çay milli bir üründür. MHP’nin siyaset belgelerinde milli ürün kavramı vardır. Çay kanunu ile de çayımızı emniyet altına almış olacağız. HES’LER DERELERE BELA OLDU Rize’nin ikinci büyük sorunu da derelerimize bela olmuş HES’lerdir. Hükümet sözümona İsrail’le ticareti kestim diyor, yok yakıt satmadım diyor. Onları diyor, bunları diyor ama burada çoğu HES’in arkasında Yahudi sermayesi var. Bunu unutmamamız lazım. HES’leri İspanyol Bankaları üzerinden Yahudi sermayesi fonlama yapmaktadır, krediler açmaktadır. Yarın kredisini ödeyemeyen HES’lerin kimlerin eline geçeceğini halkımızın bilmesi lazımdır. Biz HES’lerin tamamına karşı değiliz, böyle bir şey yok; akılcı olan yatırımların yapılması lazım, dereleri katleden, derelerin suyunu kurutan HES’ler değil, doğ ile barışık, derelerin suyunu akılcı kullanan hem yöremize katkıda bulunan hem de doğayı koruyan HES’lerin yanındayız. Öyle bir derede 13 tane HES olmaz, 2-3 tane HES yeterlidir. Bu HES’lerden elde edilecek gelirin de yine bu bölgeye dönmesi gereklidir. Birileri gelip dereleri katlederek, parasını da buradan alıp Rize’ye hiçbir şey vermiyorsa buna karşıyız. Hep Trabzon örneğini veriyorum. Bugün Trabzonspor’un bir HES’i vardır. Bu tesis, o yörenin sporuna sporcularına katkı sağlamaktadır ama maalesef o kadar HES yapılan Rize’de spora ya da Çaykur’a yönelik bir tane HES yoktur. Bu da AKP’nin 14 yıllık iktidarının sorgulanması gereken hususlarındandır. Biz bunların hepsini düzelteceğiz. Rize’nin üçüncü sorunu Organize Sanayi Bölgesidir. Türkiye’de OSB olmayan iki vilayetten biridir. Bunun yapılması gerektiğini düşünüyoruz. 14 yıldır sıfıra karşı milletvekili çıkarmış Rize’nin OSB sorununu çözememiş olması anlaşılır bir olay değildir. BELEDİYE BAŞKANI İSTİFA ETMELİ! Rize’deki belediyecilik anlayışı sıfırdır. Bunu defalarca anlattık. Timya Vadisi faciası var. İnsanları evlerinden attılar; ortada yapılan hiçbir şey yok. Rize’nin ortasında 50-60 yıllık ağaçlar kesiliyor. Belediye başkanının bundan haberi yok. Paralel yapıyı arayan vatandaşlarımıza Rize’den güzel bir örnek verelim; Rize’de paralel Belediye vardır. Paralel Belediye AKP İl Başkanlığının içindedir. Orada İl Başkan Yardımcısı belediyeyi yönetmektedir. Eğer, bir şehrin ortasında 50-60 yıllık ağaçlar kesiliyorsa ve Belediye Başkanının bundan haberi yoksa o belediye başkanının istifa etmesi gerekir. Avrupanın hangi kentinde olsa o belediye başkanı bir gün koltuğunda oturamazdı, bunu da biliyoruz. Biz zaten Sayın Reşat Kasap seçilirken, burada nasıl bir anlayışın hakim olacağını, Rizeli vatandaşlarımıza anlatmıştık. Söylediklerimizin birer hakikat olarak ortaya çıktığını maalesef görüyoruz. RİZE’NİN HALİ İÇLER ACISI! Bunun yanında karayolu yatırımlarının yapılması lazım. Güney çevre yolu ile ilgili kaynak yok şu anda, diğer yatırımlarla ilgili kaynak yok, Rize’nin denizden koparılmışlığı devam ediyor. Bu ucube (viyadükleri kastederek) burada duruyor, bunların hepsine çözüm bulacağız ama her şeyden önce Rize’nin MHP’nin üretken belediyecilik anlayışına kavuşması lazım. AKP il başkanlıklarından, ilçe başkanlıklarından yönetilen belediyelerle Rize’nin herhangi bir kazanıp elde etmesi mümkün değildir, bunu görüyoruz zaten. Rize’ye baktığımda, bir Rizeli olarak üzülüyorum. İlimizin şu içler acısı halini gördüğüm zaman hakikaten üzülüyoruz. Neticede biz, Rize’nin sorunlarına vakıfız; bunları MHP iktidarında çözmek için yola çıktık, bu bağlamda Rizeli hemşerilerimizden destek istiyoruz. Seçim stratını bugün itibarıyla veriyoruz, önümüzdeki dönemde Rizeli hemşerilerimizle daha sık bir araya geleceğiz. Hafta sonu da İkizdere’nin Köylerinden başlamak üzere sahaya iniyoruz.” Haber: Deniz VARLI