İçinizdeki Dönüşüm: Toksik Davranışlarınızı Fark Edip Değiştirmenin Adım Adım Rehberi

Günümüzde ilişkilerde sağlıklı iletişim kurmak, hem özel hayatta hem de iş ortamında büyük önem taşıyor. Ama çoğu zaman farkında olmadan sergilediğimiz bazı davranışlar bu iletişimi baltalayabiliyor. Bu yazıda, toksik davranış kalıplarının neler olduğunu görecek ve bunları nasıl değiştirebileceğinizi öğreneceksiniz.
Kendi Davranışlarının Üzerine Düşün ve Kendini Her Şeyin Merkezinde Görmeyi Bırak
Önce kendi davranışlarını gözden geçirmek, toksik tepkileri fark etmenin ilk adımıdır. Mesela, bir yazar kocasına akşam yemeğinin hazır olmamasına gereksiz yere sinirlendiğini fark etmiş. Böyle tepkilerin haksızlık olduğunu idrak etmek önemli.
Bir başka yaygın davranış da sohbeti hep kendine yönlendirmek. Başkalarının mutlu haberlerine kendi hikayenle cevap veriyor musun? Bu tavırdan kaçınmak için, görüşünü paylaşmadan önce iki soru sormak işe yarayabilir.
İçten Özür Dilemek ve Gerçekten Anlamlı Olmak
Özür dilemek sadece laf etmekten ibaret olmamalı. “Üzgünüm, böyle hissettiğin için” gibi kelimelerin ötesinde, gerçekten neyin yanlış gittiğini kabul etmek ve bunu düzeltmeye yönelik adımlar atmak önemli. Küçük ama düzenli adımlar, abartılı konuşmalardan çok daha etkili olabilir. Ne yapacağından emin değilsen, “Şu anda ne işe yarar?” diye sormak güzel bir başlangıçtır.
Ayrıca, dürüstlüğü kaba iletişimle karıştırmamak çok önemli. “Sadece olduğu gibi söylüyorum” gibi ifadeler çoğu zaman rahatsızlık yaratır. Eğer sözlerin insanları aşağılıyor gibi geliyorsa, bu dürüstlükten ziyade güç gösterisi sayılabilir.
Puan Hesaplama ve Dinlemenin İncelikleri
Toksik ilişkilerde puan hesabı yapmak sık rastlanan bir durum; mesela “Bulaşıkları ben yıkadım, bu yüzden bana teşekkür etmelisin” demek gibi. Sevgi ve dostluk, hesap kitabına dönüştüğünde işler dengede kalmaz. Karşılanmamış bir ihtiyacın farkına varıp, gizli borçlar yerine net ve açık bir şekilde ne istediğini söylemek gerekiyor.
Bunun yerine savunmaya geçmek yerine dinlemek daha yapıcıdır. “İşte anladığım şey bu” ya da “Böyle hissetmen mantıklı” gibi ifadelerle empati kurduktan sonra kendi düşüncelerini paylaşabilirsin.
Sınırları Korumak ve Dedikodudan Kaçınmak
İlişkilerde sınırların korunması, karşılıklı saygı olduğunda işler hem daha rahat hem de sağlıklı ilerler. Birisi “hayır” dediğinde ısrarcı olmak yerine o sınırlara saygı göstermek en iyisidir.
Dedikodu yerine, sorunları doğrudan ilgili kişiyle konuşmak daha iyidir. Çünkü toksik dinamikler genellikle üçgen ilişkilerde (sen, ben ve ortada olmayan kişi) kendini gösterir; bu da gereksiz sorunlara yol açar.
Farkındalık Egzersizleri ve Rudá Iandê’nin Yaklaşımları
Toksik kalıplara sahip olmak, kötü biri olduğunuz anlamına gelmez; bu sadece henüz kullanılmayan veya yeterince alıştırma yapmadığınız becerileri işaret eder. Farkındalık egzersizleri basit olabilir: Derin bir nefes alın, bedeninizi hissedin ve kendinize dürüst olun. Rudá Iandê’nin “Laughing in the Face of Chaos” adlı kitabı, sorumluluk almanın önemini hatırlatıyor: “İnsan olmak, doğal olarak zaman zaman başkalarını hayal kırıklığına uğratmayı ve incitmeyi de beraberinde getirir.”
Yedi günlük bir sıfırlama deneyine girip her gün farklı bir toksik davranışı göz önüne alabilir, gece denediklerini not edebilirsin. Bu süreçte kendini daha iyi tanıyacak ve ilişkilerini güçlendireceksin.
Bu yöntemleri uygulayarak toksik davranışlarını fark edip değiştirmek, hem kendine hem de çevrendekilere daha güzel ve sağlıklı bir yaşam sunmanı sağlayacak. Şimdi harekete geçme zamanı!