Hayaller ve Gerçekler

Hayaller ve Gerçekler

Turgay Ayhan Hayaller ve Gerçekler

Yazarlar - 2017-03-15 16:01:47

Süper Lige çıktığımızdan bu yana her yıl ilk 8 içinde yer alma, Avrupa turuna katılma hayallerimiz, ligde küme düşmemeye çabalama gerçeklerinden öteye gidemedi.
8 yıllık Rize Sportif A.Ş. yönetimi her ne kadar sürekli şekilde mali disiplin noktasında övünüp dursa da aslında bugüne kadar yaptığı koftiden transferlere verdiği binlerce lira ile, bu işi de beceremediklerini ortaya koydular.
Geçtiğimiz akşam Beyaz TV'de Ahmet Çakar'ın "Anadolu kulüpleri yöneticiler ve teknik direktörler tarafından soyuluyor" cümlesi ve bunu Rizespor ile destekleyen yorumlarına hak vermemek elde değil. Kulüp üzerinden herkes işini düzeltiyor ama iş sportif başarıya gelince bin türlü bahane...
Geçen seneden bu yana Hikmet Karaman'ın ağzından ha bire menajer bahanesini duyduk. Menajerler soyguncu da alınan transferler de ortada. Üç sezondur takıma doğru dürüst, işe yarayacak, takımı sırtlayıp puan kazandıracak transfer yapamamanın sorumlusu kim? Alınan transferlere binlerce lira ödeyip de verim alınamıyorsa, yeri geldi geriye bile gönderilemiyor, alınan paraya bile satılamıyorsa daha hangi mali disiplinden, hangi bahaneden bahsedebiliriz.
Çaykur Rizespor can çekişiyor. İlk yarı gelinen noktayı en azından devre arası transferlerle düzeltip ikinci yarıda rahat nefes alırız diye umuyorduk ama daha beter hale geldik. Devre arası hoca değişikliğine giden, transfer yapan kulüplere bakıyoruz da almış başlarını gidiyorlar. Biz de bir gıdım ilerleme yok. Üstelik bu sezon şans da yanımızda değil. Son haftalarda oynanan maçlara baktığımızda puan alabilirken şansında yanımızda olmaması nedeniyle puanlar kaybedip durduk. Ama her daim bahaneler eksik olmadı.
Daha ileride 10 maç ve alınacak 30 puan var da, bunların kaç tanesini alabileceğiz? Geçen haftalarda da yazdım, bir şekilde ligde kaldığımızda, bu sancıları yaşatanlar, "Göreceksiniz, düşmeyeceğiz" diyenler hangi yüzle başarıya ulaştıklarını dillendirecekler? Hem tüm yetkiyi eline alıp neredeyse sıfırdan bir takım kurup sezon başında umut tacirliği yapanlar, küme düşmemeyi sezon sonunda nasıl "başarı" olarak hazmedecekler?
Kafamızda sorular çok ama bizimkilerin derdi, bu sancılı dönemde kendileri dışında başka günah keçileri aramak, faturayı başkalarına kesme derdi. Bunların başında da elbette taraftar geliyor. Basın Sözcüsü Saffet Mete binlerce kez pişman olmuştur herhalde geçtiğimiz haftalarda taraftar seferberliği yaptığı için. Ne de olsa stat doldu da ne oldu. İstifa sesleri daha fazla ayyuka çıktı. Sonra da yok küfür dü, yok hakaretti...
Küfrü, insanın haysiyetini zedeleyici sözleri ve hele de kırıp-dökmeyi asla savunan biri değilim. Ne kadar seviyor olursak olalım eleştirimizi daima kırıcı ve yıkıcı olmadan dillendirmeyi tercih ederim. Ama yöneticilerle, teknik heyetle taraftarın arasındaki uçurum o kadar çok açılmış ki, iletişimsizlik öyle bir boyuta gelmiş ki düzeltmek zor. Yöneticilerin empati kurma namına en ufak çabası yok. "Tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır" misali davranışlar sergilemek yerine inatlaşmayı tercih edenler, bu zor günlerde attıkları adımlarla taraftarları karşılarına almayı becermekten başka birşey yapmadılar.
Artık gelinen noktada "Dün yediğin hurmalar bugün bir yerini tırmalar" misali Rizespor'un bugün düştüğü durumun asıl sorumluları belli... Kalan 10 maç bu takımın kaderini belirleyecek. Sorumluların asıl odaklanması gereken nokta burası. Bu şansı iyi değerlendirmeleri lazım. Bunu yaparken de kaybettirdikleri güveni yeniden kazanmaya da çabalamalılar.
Artık "Eyvah"ın para etmediği noktadayız.

Sende Yorumla...
DİĞER HABERLER
Her hakkı saklıdır. İzinsiz gösterilemez, çoğaltılamaz , sakarya escort sakarya escort sakarya escort sakarya escort sakarya escort sakarya escort webmaster forum