Hikmet Hoca, maçın ardından düzenlenen basın toplantısının çıkışında, “Çok iyi oynadık, kimse hikaye anlatmasın” diyerek toplantı salonundan uzaklaştı da, aslında yine hikayeyi anlatan kendisi oldu.
Eldeki malzeme ortada olunca ve devre arasına kadar yapacak bir şey olmayınca, aslında eleştiri yapmanın da bir anlamı kalmıyor. Çünkü mağlubiyet sonrası açıklamalar genelde bahane temelli olurken, galibiyet ya da beraberlik sonrası açıklamalar ise böbürlenme temelli oluyor.
Beşiktaş karşısında iyi direnen ve en azından 92 dakika boyunca koruduğu bir puanı hak eden bir Rizespor vardı sahada. Sonuçta geçen sezonun şampiyonu ile ve her halükarda bizden çok daha güçlü bir ekiple oynuyoruz. Ve Galatasaray karşısında sergilenen futbolun aksine nasıl direnebileceğimizi gösterdik. Ama futbolda böyle durumlar çok yaşanıyor. Ne kadar direnirseniz direnin, siz gol atamıyorsanız, en ufak bir hatanızda böyle son dakikada sahadan boynu bükük ayrılabiliyorsunuz.
Basit bir hata bir puandan etti bizi. Ama son oyuncu değişikliği tercihi farklı olsaydı acaba o hatayı yine yapar mıydık işte bu bir diğer tartışma konusu. Haliyle ortaya çıkan mağlubiyetin faturası sadece futbolcuların olmamalı.
Olması gerekenle, aslında olan
Son zamanlarda nedense menajerler üzerinden yönetimi ve teknik ekibi bir aklama algısı oluşturulduğunu düşünüyorum.
Sanki şu an Rizespor’un bu halde olmasının tek nedeni menajerler. Sırf onlardan dolayı bu 17 tane futbolcuyu alabildik ve onlardan dolayı asıl lazım olan kaliteli futbolcuları da alamadık!
Menajerlerden zaten geçen sezon devre arası yeterince dem vurulmadı mı? Hani lig biter bitmez ilk yapılacak iş scout ekibi kurmak olmayacak mıydı? Hatta aslında kurulduğunu da biliyoruz da, anlaşılan futbolcu seçimlerinde etkili olamadı bu ekip…
Kur-an’da bir ayet vardır; “Hiçbir günahkar, bir başka günahkarın günahını yüklenemez.”
Buradan şu yorumu da çıkartabiliriz; “İnsan kendisinin yaptığı bir hatayı, bir başkasına (başkalarına) yükleyemez.”
Hepimiz kendi seçimlerimizden sorumluyuz. Seçimlerimizin ortaya çıkardığı sonuçtan dolayı, başkalarını sorumlu tutmaya, ya da kendimize ortak aramaya gerek yok.
Şimdi henüz 6 hafta oldu ve yapılan açıklamaları her analiz ettiğimde yukarıda paylaştığım ayete paralel bir durum ortaya çıkıyor.
15 günlük bir Milli Maç arasını dilerim herkes çok verimli geçirir. Hatalardan, eksikliklerden iyi bir ders çıkartırlar ve lige yepyeni bir sayfa açarak, daha iştahlı, bahanelerden uzak şekilde devam ederiz.
Diğer türlü “Bahane sığırlara, sallanırım sırtlara” misali “Olması gerekenle, aslında olan” arasında laf üretmeye devam ederiz.
