Advert
Advert
Advert

Beyaz Zambaklar Ülkesinde

Eğitimin öneminden bahsetmeye gerek kalmadığı dönemlerde yaşıyoruz belki.

Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar Ülkesinde admin

Cehaletin ne kadar dibi kör kuyulara benzediğini biliyor ve bu dipsiz kuyulara güneş gibi doğmaya çalışıyoruz. Bazen sorunu tespit etmek yetmiyor işte. İlk adımı atmak en zor olanıdır ve en önemlisidir lakin son adım kaderimizi belirliyor. Bence son adım ilk adımdan sonra daha da önemli hale geliyor.

Dinimizde de eğitim önemi üzerine sayısız örnekler vardır. Her şeyden öte Peygamber Efendimiz (S.A.V.) gelen ilk emir ‘’Oku’’ değil midir? Peygamber Efendimize hayatı boyunca en büyük destek olan amcaoğlu Hz. Ali ne kadar da güzel demiş ‘’Bana bir harf öğretenin bin yıl kölesi olurum’’. ‘’İlim Çin’de dahi olsa gidip alınız’’ dememiş mi Gönüllerin Efendisi?

Beyaz zambaklar ülkesi sorusuna hiç düşünmeden cevap verebilir eğitim camiası. Karanlıklar içinden bir güneş gibi doğan mütevazi, soğuk bir ülke. Bataklıklar içinden beyaz zambaklar ülkesine dönen inançlı insanların yaşadığı topraklar. Küçücük bir eğitim ateşinin ülkenin her karanlık noktasına kadar büyüdüğü soğuk toprakların sıcak ve aydın insanları. Kuzey Avrupanın nacizane ülkesi Finlandiya.

Nacizane dediğime bakmayın 1920’li yıllarda Snelman ve onun gibi bir avuç inançlı insanın çıktığı yolda ülkede büyük bir devrim olur. Yanlış anlaşılmasın sözlerim, devrim dediysem bizdeki gibi silahla topla yapılan devrim değil ha. Gerçek bir devrim. Askerler tarafından yapılan bir devrim değil aydınlar tarafından yapılan bir devrimden bahsediyorum. Bir devrim ki vatan toprağı üzerinde yaşayan her bir fert inanarak topyekün katılıyor bu devrime. Bir devrim ki insanlığın en büyük düşmanı olan CEHALET’e karşı olan kutsal bir savaş. Topyekün inanarak savaşan diğer topluluklar gibi Fin halkı da bu devrimde muvaffakiyete ermiştir. Atatürk’ün bile kendine örnek aldığı bu toplum kısa bir zaman sürecinde tarih sahnesinde parmakla gösterilir hale geliyor.

Her öğretmene, her öğrenciye, çiftçiye, doktora, tüccara, mühendise, esnafa, hemşireye, imama, politikacıya, sevgili kardeşlerime, saygıdeğer ağabeylerime, yani bu topraklar üzerinde yaşayıp da bu dibi kör kuyulara benzeyen cehalete karşı inançlı olan her bir savaşçıya şiddetle tavsiye ediyorum bu kitabı. Bir zamanlar karanlık dünyaya ışık olan bu topraklar ve bu topraklarda sönmeye yüz tutmuş eğitim ateşi tekrar yakılmalı. Bu ateşi ancak ve ancak topyekün harlayabiliriz. Öyle bir ateş yakalım ki bu ateş cehaleti kül etsin. Öyle bir ateş olsun ki yandıkça bu topraklara ışık saçsın. Bu ateşi topyekün vatan toprağının en ücra köşelerine taşıyalım. Taşıyalım ki cehaleti ve cehaletten beslenen bütün kötülükleri söküp atalım bu güzel toprakların bağrından.

Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!