Devrenin ardından oynanan ilk 5 haftadaki kötü futbolla yaşadığımız puan kayıpları, ligin ilk devresindeki rahatlığımızı bozar hale gelmişti ki, Kasımpaşa karşısında alınan 2-0’lık galibiyet derin bir “oh” çektirmişti.
Bu maçtan sonra toparlanma ümidimiz artarken geçen hafta Bursaspor karşısında Makiadi’nin hatasından dolayı yenilen basit bir golle yine puan kaybetmiş, bu haftaki Beşiktaş mağlubiyetiyle de yeni bir 3 puan hayalinin ertelemiş bulunuyoruz.
İlk 5 haftaya bakınca son 3 maçtaki takım performansını öpüp de başımızın üstüne koyuyoruz. Elbette kupada ki gidişat da iyi ve yarı finale yükselmemiz ayrıca motive kaynağı oluyordur ancak ligde de istikrarlı olmak şart. 8 haftada sadece 4 puan elde edildi son 9 haftada rahat nefes almamız gerekiyor.
8 bin coşkulu taraftarın karşısında oynanan Beşiktaş maçının geneline bakınca her ne kadar rakibe göre daha çok hata yapan ve etkili olamayan taraf olsak da puan alamamamızı şanssızlığa bağlayabiliriz. 1-0’dan sonra Deniz’in penaltı kaçırması ilk şanssızlığımız. Ki aynı futbolcu Fenerbahçe maçında da penaltı kaçırarak saç baş yoldurtmuştu.
Rizespor’da eldeki malzemenin kalitesi ortada olunca hem defans yapmaya çalışıp hem de hücum yaparak gol pozisyonu üretebilmek zor oluyor. E tabii bir de hasbelkader elde edilen pozisyonları gole çeviremeyince, direklerden döndürünce mağlubiyet kaçınılmaz oluyor. Kaleci Itandje yine harikalar yarattı diyebiliriz. Yediği gollerde yapacak bir şey yoktu ama en azından farkın açılmasını önledi. Eğer ikinci gole fırsat verilmeseydi farklı olabilirdi. 89’da Chevalier’den gelen gol bizleri mutlu etse de sonuca yetmedi.
Evet bu maçtan puan alabilirdik. Şans bizden yana değildi. Ama bahanelerin de arkasına sığınamayız. Kadrosunun nasıl olduğunu en iyi bilen kişi Hikmet Karaman ve hala “şöyle bir futbolcum olsaydı böyle olmazdı, böyle bir adam bizde olsa şöyle olmazdı” türünde açıklamalar yapıyor. Ardından da ekliyor tabii; “Bizim futbolcularımız bundan önce olduğu gibi bundan sonra da bize hizmet edecek.”
E be hocam sen her mağlubiyetin ardından “Keşke”leri sıraladıkça bu futbolculara daha nasıl gaz veriyorsun? İkinci devre transfer yapılamayışında hadi sana hak verdik. Dedik ki; “En azından sezon başı aldığı çürük yumurtaların diyetini ödüyor.” Ama o yumurtaların durumu hala ortada, hala bir Tuszynski’den, Dzalamidze’den mucize bekliyorsun. Allah aşkına bari onları oyuna sokana kadar altyapıdan profesyonel yaptırdığın Muhammed Emin Balcılar’ı, Ufuk Buncukçu’yu, Oğuzhan Malcı’yı koy da en azından “Bizim uşaklar oynadı ama beceremediler” diyelim.
Velhasıl kelam rahatlamamız şart. Özellikle transfer noktasında, dün yenilen hurmalar bugün biraz kaşındırıyor farkındayız. Ancak “Keşke”lerle bu iş yürümüyor. Kasımpaşa maçından itibaren sergilenen performansın biraz daha üstüne konulur, biraz daha dikkatli adım atılırsa en azından puan kaybetmeyen bir takım olabiliriz. Kalan son kredileri de bitirmeyelim.
