Advert
Advert
Advert

İsteyince oluyormuş...

Ligin ilk devresinin tamamlanmasına bir hafta kala 21 puana ulaşarak 8’nci sırada son haftaya girmiş bulunuyoruz.

İsteyince oluyormuş...
İsteyince oluyormuş... admin

Aslında Süper Lig tarihimizde 10 yıl aranın ardından elde edilmiş bir başarı bu. Çünkü en son bundan 10 yıl önce 2004-2005 sezonunda bu puana ilk devrede ulaşmışız. Hem de 12. Haftada 21 puana ulaşmışız ve ligin bitimine bir hafta kala 28 puanla 5’inci sırada yer almışız.

Sonrasında 2005-2006 Sezonuna bakıyoruz ve 16. Haftayı 14 puanla 15’inci sırada kapatırken ancak 21 puanı 21. Haftada tablomuzda görebilmişiz. 2006-2007 Sezonunda 16. Haftayı 15 puanla 16’ncı sırada kapatıyoruz ve 21 puana 18. Hafta ulaşabiliyoruz. Ligden düştüğümüz 2007-2008 sezonunda ise 16. Haftada 18 puanla 14’üncü sırada son haftaya giriyoruz ve ilk devreyiz 21 puanla kapatıyoruz.

Geçen sezon yani 2014-2015 sezonunda son haftaya 14 puanla 16’ncı sırada girerken 22. Haftada 21 puana ulaşıyoruz. Lige yeniden merhaba dediğimiz 2013-2014 futbol sezonunda ise son haftaya 16 puan ve 15’inci sırada giriyoruz ve 21. Haftada 21 puana ulaşıyoruz.

İşte bu gözlerle baktığımızda gerçekten de son 10 yılın Süper Lig kariyerimizdeki en verimli dönemini yaşıyoruz. İnşallah ilk devreyi de bu cumartesi günü evimizde konuk edeceğimiz Medipol Başakşehir karşısında alacağımız puan ya da puanlarla kayıpsız tamamlamış oluruz.

Gelelim Trabzonspor maçına…

3-0 galibiyetle kazanılan 3 puanın yanında maçın en güzel tarafı; her iki takım taraftarlarının birbirlerine karşı yaptıkları, dostluk, kardeşlik ve komşuluk ilişkilerini güçlendirici tezahüratlar ve centilmen tavırlar oldu. Birbirine yakın iki ilin yaşayanlarının futbol yüzünden düşman olması ya da birbirlerini sevmemesi kadar saçma bir şey olamaz. İnşallah bu maçtaki centilmenlik hiçbir zaman bozulmaz.

Geçen hafta Mersin İdmanyurdu deplasmanında aldığımız 3-0’lık hayırlı mağlubiyetin ardından ilaç gibi gelen bir galibiyet yaşadık. O maçta kaybetmemiz daha çok hakem kararlarına bağlansa da yazdığım yazımda aslında hakem kararlarının sonuca çok fazla etki etmediğini düşündüğümü ve özellikle bireysel hatalarımızla bu sonuca razı geldiğimizi ifade etmiştim.

Bizden daha çok istekli ve arzulu oynayan Mersin takımı, aylardır kulüplerinden para alamamanın da etkisiyle ve bu maç için verilen “Yenerseniz TFF’den gelecek parayla ücretleriniz ödenecek” sözünün getirdiği gazla oynamışlardı. Ancak bizim futbolcular da ruh, amaç, istek belirtisi görünmemişti.

Trabzonspor maçında ise açıkçası galibiyeti gerçekten isteyen, ellerinden gelenin en iyisini sahaya yansıtmaya çalışan, hata yapmamaya özen gösterip, daha çok koordine olan bir takım vardı sahada. Tabii Kaleci İtandje'nin kalesinde devleştiğini ve Trabzonspor'a gol yollarını dar eden kurtarışlarını da es geçmememiz gerekiyor. İşte bu şekilde olduğu sürece yenilse dahi taraftarını kızdırmayacak, daima alkışlanan bir Rizespor olacağına inanıyorum.

Sercan Kaya’nın maç sonrası Lig Tv mikrofonlarına yaptığı ve 4 büyüklerle oynanan bu tür maçların piyasa maçları olmasından dolayı kendilerini daha fazla kamçıladığını belirtmesini talihsiz bir açıklama olarak buldum. Eğer futbolcular hiçbir rakibi hafife almadan, her takımla 4 büyüklermiş gibi mücadele ederlerse demek ki puan kaybımız daha az olacak.

Velhasıl kelam, isteyince, yürekler ortaya konulunca oluyor. Başakşehir karşısında da aynı ciddiyeti, aynı enerjiyi ve “4 büyüklermişçesine” olgusunu bekliyor ve devreyi puan ya da puanlar alarak kapatmayı diliyorum.

Sonrasında da top yönetimde. Saç, baş yoldurtmayacak, pişman etmeyecek, nokta transferlerle takımın güçlenmesini sağlamak onların elinde.

rize turgay ayhan
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Güçlü Lider Güçlü Meclis İçin Doğrusu Ak Parti
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!
Artık yalnız değilsiniz, Rize’nin bir rehberi var!