Her fırsatta övündüğümüz Başbakanların, Cumhurbaşkanların şehri Rize yıllardır gelen turistleri hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyor. Yıllarca Mesut Yılmaz ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu isimlerin yanı sıra onlarca bakan çıkartan ve siyasete yön veren Rize bir türlü hak ettiği değeri  alamamış ve bir türlü bu isimlere layık olamamış durumda. Çarpık yapılaşma, saçma sapan bir trafik akışı, şehir merkezinde olmayan turizm tesisleri, Rize öylesine akıp gidiyor. Fakat Rize hiç bu dönemde olduğu kadar kötü olmamıştı. Rize hiç bu dönemde olduğu kadar kötü yönetilmemişti ve yöneticilerin ellerinde bu kadar imkân, arkalarında bu kadar güçlü isimler varken… İlk olarak Rize valisinden başlamak lazım malum protokol sıralaması gereği. Rize valisini gelir gelmez İmam hatip okulu ile ilgili olarak vatandaşlarla tartışırken tanıdı basın ve Rize halkı. Hemen ardından Rizeli gazetecilerle ters düştü. Hep ben kendi bildiğimi okurum tavrında bir valilik geçirdi bugüne kadar. Aslında Rize valisinin buraya gelişinin tek amacı sadece paralel diye adlandırdıkları ve son yıllara kadar kol kola yol aldıkları grup ile savaşmaktı. Rize valisi dedektif gibi kurumlardaki sözde paralel çeteye dahil olan insanları buluyor onlarla savaşıyor boş kalan vaktinde Rize’li iş adamlarını paralel olmakla suçlayıp tehdit ediyordu. Ha birde Renk projesi var koca koca adamlar çocuklara kitap okutacağız diye gidip kameralar önünde hergün bir okulda poz veriyorlardı. Bu renk projesini ayrı bir kapsamda değerlendirmek lazım. Renk projesi sonucu kitap artışı oldu mu ? Çocukları boşverdik o kamera karşısında kitap okuyanlar artık kitap okumaya başladı mı ? diye Rize valisi son olarak Yeşil Yol’u istemiyoruz eylemine katılanlarla birbirine girmiş. Valiliğin vermiş olduğu basın gücünü kullanarak türlü türlü hakaretlerde bulunmuştu. Bu yaptığı açıklamalar ulusal basına yansıyınca ve Rize valisine karşı tepkiler artınca birde üstüne üstlük Rize valiliğinin lüks araç sevdası ortaya çıkınca. Yukardan bir emir gelmiş ve vali geri plana çekilmiş. Rize valisinin yerine Yeşil Yol ile ilgili konuya Hasan Karal el atmış. Netice itibariyle Rize valisi geldiği günden beri kentin valisi olmayı becerememiş bir siyasetçi gibi davranıp hep taraflı vali olmuştur. Rize’ye hizmet anlamında ise henüz bir varlık gösterememiştir. Alınan bilgilere göre en kısa zamanda merkeze çekilecek olan Rize Valisi umarız Rize’de geçireceği günleri Rize’ye ve Rize halkına faydalı bir şekilde geçirir. Rize Emniyet müdürü Rize Emniyet müdürü Sayın Adem Çakıcı, sessiz sakin işinde gücünde bir insan gibi görünüyor. Rize valisinin tam aksine gösterişten uzak hava atmayı sevmeyen bir profil olarak karşımıza çıkıyor. Yapmış olduğu basın toplantısında Rize'deki suç oranlarıyla ilgili birçok hizmetlerini saatlerce dinledik. Fakat geldiği günden beri paralel ile savaşacağını söyleyen sayın müdürün, paralel ile uğraşırken Rize ile ilgili bazı noktaları gözden kaçırdığını düşünüyorum. Bu noktalardan en önemlisi trafik, Ben şahsen Rize trafiğinin tüm sorumluluğunu olmasada %80 sorumluluğunu Rize Emniyet Müdürüne yüklüyorum. Ramazan bayramından iki gün önce bir trafik kazası geçirdim. Sahilde yaya geçidinden geçerken hızla gelen bir araç 7 metre fren yaptıktan sonra bana çarptı. Hastane tedavi falan derken o günden bugüne bende sadece dizimde ödem kaldı dizimi bükemediğim için topallıyorum ve yavaş yavaş yürüyorum. Ben böyle yürüdükçe Rize’deki trafiğin rezilliğini çok daha iyi anlıyorum ve diyorum ki Allah sakat arabası ile veya koltuklu değnekle yaşamını sürdüren vatandaşlarımıza yardım etsin Rize’de o halde gezmek alış veriş etmek çok zor, yoldan karşı karşıya geçmeyi saymıyorum bile. Şimdi Emniyet müdürünü neden suçladığıma gelince, Rize’nin yolları, araç akış şeklinde bir sorun yok. Fakat 4 aracın sığdığı bir yol tek şeritte ilerliyorsa orada sorun var. 100 metrelik yolu bir ambulans 15 dakikada gidiyorsa orada bir sorun var. Yaya kaldırımlarına araçlar sorgusuz sualsiz park ediyorsa burada bir sorun var. Yollarda engelli insanların iniş bölgelerine araçlar park ediyorsa burada bir sorun var. Şehir içi ve Şehir dışı yollarda araçlar hız sınırını aşıyorsa burada bir sorun var. Bonzai denen zehrin satışı devam ediyorsa, kaçak sigara satılmaya devam ediyorsa burada bir sorun var. Ve bu kadar sorun varda buna Rize emniyeti müdahale etmiyorsa Rize Emniyetinde suç var.  Burada da en büyük sorun siyaset, siyaset girmemesi gereken her yere girmiş vaziyette Ceza yazacaksın siyaset ile cezayı sildirecekler. Aracı kaldıramayacaksın. Daha önceki emniyet müdürlerinden örnek vermek isterdim ama yazı çok uzar. Rize o emniyet müdürlerini de gördü. Rize’de iki sıra park edilmeyen günleri de gördü. Emniyet müdürünün de bir an önce bu paralel fobisinden kurtulup kentin durumunu görmesini ve artık lütfen müdahale etmesini  Rize sokaklarında topal topal dolaşmaya çalışan bir vatandaş olarak rica ediyorum. Rize Belediye Başkanı Rize Belediye başkanı Reşat Kasap  kaliteli, kibar, efendi bir insan görüntüsü verdi hep. Eğitimci olmasının verdiği ağırlıkla tüm egolarından arınmış bir yapısı var. Fakat siyaset işi çok zor. Reşat Kasap ilk sınavında sınıfta kaldı. Rize’de kar yağdığında Rize Belediyesi’de  hizmet edebilmek için Rizeli vatandaşlarla birlikte karların kalkmasını bekledi. Ardından aday olduğunda eline tutuşturulan 10 numara projelerin her biri boş çıktı. Bu 10 numara projelerin hepsinin analizini ve durumlarını bir dahaki yazımda anlatacağım. Reşat Kasap’ın iyi niyetinden bir türlü şüphe edemiyorum nedense. Hep bir şeyler yapma çabasında gibi görüyorum. Sayın Kasap’ın en büyük suçu şu; Reşat Kasap bu kentin seçilmiş Belediye başkanıdır. Bunu istesekte istemesekte bu 4 yıl daha böyle gidecek.  Sayın Kasap’ın da bunun farkına varması gerekiyor. Kimse onu görevden alamaz. Kimse onu bu saatten sonra o koltuktan indiremez. O yüzden artık bu Ak Parti’nin belediyeyi işgaline son vermelidir. Artık bu kendinden habersiz işler yapanların cezasını vermelidir. Artık Rize Belediye Başkanı Reşat Kasap’tır izlenimini vermelidir. Rize Belediyesi Eski Başkanı Halil Bakırcı’nın o  uygulamalarını örnek almalıdır. Ağaç kesilecek başkanın haberi yok. İş yeri mühürlenecek başkanın haberi yok. Sayın vali ve emniyet müdürü paralel arıyor ya en büyük paralel belediyede var. Rize belediyesinin içerisinde paralel bir belediye var fakat kimin yönettiği belli değil. Belediye seçimlerine önümüzde 4 seneden daha az bir zaman var. Umarım Rize Belediye başkanı en kısa zamanda kendini düzeltirde önünde kalan günlerde artık Rize’ye şemsiyeden başka hizmetler vermeye karar verir. Çünkü inanın Rize’nin çok eksiği ve Rize’ye yapacak çok iş var. Rize Ticaret Odası Başkanı Kendisini sadece seçimlerden iki ay önce görmeye başladığımız, ne iş yaptığı Rize’ye nasıl bir fayda sağladığı belli olmayan bir kurumun başkanı. Biz daha Rize Ticaret Odası Başkanından Rize’nin şu eksiği var bu derhal düzeltilmelidir diye bir cümle duymadık. En azından basın karşısında duymadık. O yüzden kendisinin Rize’de yaşadığından da şüpheliyim. İnsan hiç mi trafiğe çıkmaz ? İnsan hiçmi sokaklarda dolaşmaz ? İnsan hiç mi üyesi olan bir esnafla dertleşmez ? Rize Ticaret  Odası kendisine üye olan esnaflardan aidat alırken bu esnafların aldığı her kağıttan para alırken nasıl olurda onların sorunlarını basına taşımaz merak ediyorum. Ya Rize Ticaret Odası Başkanı bu sokaklarda dolaşmıyor. Ya ben gerçekten abartıyorum. Gerçi önümüzde erken seçim var Rize Ticaret Odası Başkanını bol bol basında görürüz. İstikrar, tek başına iktidar, tarzında açıklamalarla bünyesinde kendisine aidat veren yüzlerce üyeyi hiçe sayarak açıktan Ak Partiye destek açıklamaları yapmaya başlar. Yazımda daha önce yazdığım gibi siyaset girmemesi gereken birçok yere girdiği için bu kadar sorun var sanırım. Rize’li STK’lar Rize’de birçok STK ve sendika bir nedenden dolayı Ak Partiye bağlı. Ticaret Borsası, Ziraat Odası, Sendikalar, Çay Borsası falan falan… Ak Partiye bağlı olmasalar da başkanları koltuklarına sahip çıkmak için o koltuğu bırakmamak için Ak Partiye yakın duruyorlar. Çünkü Ak Parti her seçime müdahale ediyor. Ak Partiye karşı olan bir başkanın o sendikanın veya odanın başında olmasına imkan yok. Ak Partiye; Artık Allah aşkına çekin elinizi bu kurumlardan herkes işini yapsın STK’lara; Artık Allah aşkına dik durun, Rize’nin şu sorunu var demek Ak partiye karşı çıkmak değildir. Rize’nin şu sorunu var demek o sorunun düzeltilmesi için yol göstermektir. Hepimiz bu sokaklarda dolaşıyoruz. Artık Allah Aşkına bir şeyleri görün ve çıkın Rize’nin şu sorunu var düzeltilmesi için şu gerekiyor diye bir cümle kurun. Unutmayın artık internet diye bir şey var ve tarih her şeyi not ediyor. Rize’ye ihanet edeni de Rize için çalışanı da not ediyor. Yarın iktidar değiştiğinde bugün yaptıklarınız bir tuşla çarşaf çarşaf önünüze gelir. Hazır Rize’li bir Cumhurbaşkanımız varken, Hazır mecliste bu kadar gücümüz varken gelin bu Rize’yi yaşanabilir bir şehir yapalım. Sonra kim nereye oy veriyorsa versin. ŞİMDİ BEN YİNE MUHALİF OLDUM Rize’de şöyle bir anlayış var. Yanlışı gördüğünde söylediğinde muhalif oluyorsun. Ama muhalif olsamda olmasamda ben her sabah bu sokaklara çıkıyorum. Her sabah çayımı bu sokaklarda içiyorum. Her adımım bu sokaklara. Bir toplantıda şunu söylemiştim. Benim mezar yerim bile belli. Yani benim ve benim gibi Rize’de yaşayanların gidecek bir yeri yok. Biz burada doğduk burada yaşıyoruz burada öleceğiz. Şimdiden gömüleceğimiz yer bile belli. O yüzden bu sokaklarda yaşıyorsak en iyi şekilde yaşamak istiyoruz. En iyi şekilde kaldırımlarda yürümek istiyoruz. Ve o yüzden Rize’nin sorunlarını elimizde imkan varken sonuna kadar söylemeye kararlıyız. O sorun düzeltilecek diğerini söyleyeceğiz. Oda düzeltilecek bir diğerini söyleyeceğiz. Ve insanların şunu anlaması gerekiyor şu anda iktidar Ak Parti olduğu için biz bunları Ak Partiye söyleyeceğiz. Yarın başka bir parti iktidar olursa biz onada söyleyeceğiz. Biz Rize’yi 2-3 seneliğine gelip binlerce lira maaş alıp, klimalı 250 bin liralık odalardan yönetenlerden daha çok seviyoruz. Varsın bize yine muhalif desinler…